Rüzgârı dizginleyen çocuğun öyküsü, The Boy Who Harnessed the Wind 2019 yıllı ABD yapımı bir filmdir. Mütevazı ölçekte oyuncu kadrosuna sahiptir film. Ancak filmin sahip olduğu bu mütevazı kadro göz dolduran çok nitelikli bir performans göstermiştir filmde.
Filmde, karı koca rollerini paylaşan iki oyuncu dışında tanınmış bir oyuncu yoktur. Trywell Kamkwamba rolünde Chiwetel Ejiofor, Agnes Kamkwamba rolü ile Aissa Maiga yer almaktadır filmde. Bu çiftin filmde bir kız ve birde erkek çocukları vardır. Annie rolünde Lily Banda, William rolünde ise Maxwell Simba yer almaktadır. Özellikle Chiwetel Ejiofor ismine dikkat çekmek isterim, kendisi 12 Yıllık Esaret (12 Years A Slave) filminde sergilemiş olduğu performans ile Bafta, Altın Küre ve Oskar ödüllerini almıştır. Ayrıca Ejiofor bu filmin yönetmenidir de ve bu film kendisinin ilk uzun metraj filmidir.
Filmin senaryo tarafına bakıldığında ise otobiyografik türde bir film sayılabileceğini görürüz. Filmin senaryosu John Ridley tarafından kaleme alınmıştır. Ancak filmin ana hikâyesi otobiyografik bir kitaba dayanmaktadır. Filmle aynı adı taşıyan kitap, filmde de anlatılan kişi William Kamkwamba tarafından yazılmıştır.
2019 yılında gösterime çıkan film kısa bir süre gösterimde kaldıktan sonra Netflix tarafından hakları satın alınmış ve filmin yegâne hak sahibi ve izleyiciye ulaştırıcısı Netflix olmuştur.
Ekim
Agnes ve Trywell çifti iki çocuklarıyla modern bir aileyi oluşturmaktadır. Çiftin modern aile anlayışları ise evlendikleri dönemde birbirlerine verdikleri sözden ibarettir. O sözde şudur; “bizim çocuklarımız okula gidecekler.” Filmin geçtiği dönem 21. yüzyılın başı fakat filmin geçtiği coğrafya ise her çocuğuna eğitim- öğretim kararı alan bir aileyi modern aile kılan bir coğrafya. Filmin geçtiği yer Afrika’nın güneyinde Malawi ülkesinin bir kenti ve o kentinde taşra kısmı. Kısıtlı imkânları dâhilinde hayat mücadelesi veren bu ailenin iki çocuğu vardır, ergenlik sonrası bir genç kız ve orta öğretim döneminde bir erkek çocuk. Agnes ve Trywell çifti geçimlerini çiftçilikle sağlamaktadırlar ve bu mesleği kendilerinden sonraki neslin yapmasını asla istemezler. O yüzden çocuklarının her ikisine de tarla işlerini hiç öğretmemişlerdir.
Hasat
Filmin açılışı bir cenaze sahnesiyle başlar, Trywell’in babası tarlada çalışırken ölür ve Hristiyan inancına göre bir cenaze düzenlenmiştir. Cenazenin törenin olduğu sırada yerel dinin üyeleri kostümleri ile cenazeyi ziyaret ederler. Çeşitli ağıtlarla ve danslarla tekrar kaybolurlar. Filmin asıl kahramanı William’ı tam bu sırada görürüz, meraklı gözlerle tüm olan biteni izlemektedir. William köy hayatında yaşıtlarından biraz farklı bir çocuktur. Kendi yaşıtları gibi oyunlar oynamak yerine, bulduğu çeşitli elektronik aletleri incelemeyi ve onları tamir etmeyi sevmektedir. William’ın bu basit ilgisi aslında bir zaman sonra pek çok kişinin tek yaşam ümidi olacaktır.
Kıtlık
William’ın bulunduğu köy ve etrafındaki pek çok köyde sel felaketi yaşamaktadır. Selin ardından gelen kuraklık ise bölge halkını bir hayli zor durumda bırakmıştır. Köyde o kadar zor zamanlar yaşanmaktadır ki her yer yağmalanmıştır ve pek çok insan da köyü terk etmek zorunda kalmıştır. William’ın okulu da kapatılmıştır. Ülkeye demokrasiyi getirmekle övünen hükümet ise bu zor durumdaki halka tamamen sırtını dönmüş ve halkı kaderine bırakmıştır. William’ın ailesin başına tam bu sırada bir felaket daha gelmiştir. William’ın ablası öğretmeni ile kaçmış ve aile iyice yıkılmıştır. Yani Anne ve babanın evlendiklerinde bir birlerine verdikleri söz, bir çocuklarında başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Özellikle anne bu durumun acısını asla unutmayacaktır. Ve ayrıca annenin en büyük öfkesi William tarlada çalışmaya başlamasından sonra olmuştur. Fakat tüm bu kötü gidişata karşı William’ın bir çözüm vardır…
Rüzgâr
William’ın bir hayali ve bu hayalini gerçekleştirebileceği bir projesi vardır. Kuraklık döneminde yağmur yağışı olmamasının oluşturduğu susuzluk ancak sulama yöntemi ile çözülebilir. Ancak günümüz şartları dâhilinde düşünmemek gerek bu durumu çünkü William’ın köyünde henüz elektrik yoktur. William’ın projesi de tam bu soruna çözüm getirmek adınadır. William, ablasıyla beraber giden öğretmenden aldığı dinamoyu kullanarak hurdalıktan bulduğu basit bir pompayı hidrolik bir pompaya dönüştürmek ister. Kısıtlı imkânlar dâhilinde bunu başarması epey zordur. Ancak William tüm olumsuz durumlara rağmen hayalinden vaz geçmez ve bu hayalini gerçekleştirir. Bu gerçekleştirdiği hayal sayesinde ise başta ailesi olmak üzere pek çok insana umut olur. William gerçekleştirdiği bu hayali sayesinde etrafındaki insanlara umut olmasının dışında kendi kaleme aldığı kitabıyla pek çok toplumdan insana da ulaşmıştır. Bu film sayesinde de hayal dünyasını ve başarısını çok daha geniş kitlelere göstermiştir.