Sinema dünyası öylesine geniş bir havuza sahiptir ki “acaba hangi filmi izlesem?” diye düşündüğünüzde, karşınıza çıkan yapımlardan bazıları sizi sıradanlığın ötesine geçirebilir. İşte “Killer Klowns from Outer Space” tam da böyle bir film. 1988 yapımı bu B-tipi kült klasik, sıradan bilim kurgu ve korku unsurlarını alıp onları renkli palyaçoların arkasındaki uzaylı tehlikesiyle birleştirerek seyirciye ilginç bir zaman geçirmeleri için fırsat sunuyor.
Aslında “Killer Klowns from Outer Space” için yalnızca “B” kategorisine ati bir film demek haksızlık olur. Film, kategorisinin ötesinde bir deneyim sunarak, izleyiciyi alışılmışın dışına çıkarmak için palyaço kılığına giren uzaylıların ilginç dünyasına davet ediyor. Şimdi, bu renkli kâbusun perdesini aralayarak, bu benzersiz filmi detaylı bir şekilde keşfe çıkalım.
Filmin Konusu
Film, oldukça orijinal ve ilgi çekici bir konuya sahip diyebiliriz. Hikâye, Crescent Cove adındaki kurgusal bir kasabada geceleyin düşen bir meteorla başlıyor. Fakat bu meteorun sıradan bir göktaşı değil, palyaço kostümleri giymiş uzaylı varlıkların taşıdığı devasa bir uzay gemisine ait olduğunun ortaya çıkması ile kasaba ilginç bir uzaylı istilası ile karşı karşıya kalıyor. Gökyüzünden inen bu palyaço uzaylılar, kasaba halkını ve genç bir çifti hedef alarak tuhaf silahlarıyla insanları tuzağa düşürmeye başlıyor. Pamuk şeker fırlatan silahlar, ilginç palyaço kılıkları ve absürt anlatım tarzı ile film ilk sahnesinden son sahnesine kadar izleyiciyi garip bir duygu durum içine sokmayı başarıyor.
Filmin Üretim Aşamasından İlginç Notlar
Film için ilk düşünülen isim yalnızca Killer Klowns (Katil Palyaçolar) idi; ancak yapımcılar, bu ismin filmi bir slasher filmi gibi göstereceğini düşündüğünden değiştirdi. Filmin belki de en dikkat çeken kısmı, palyaçoların kullandıkları silahlardı. Örneğin, patlamış mısır tabancası, içinde silahın gerçekten ateşlenmesini sağlayacak bir kompresörle çalışıyordu. Bu silahın yapımı 6.000 dolara mâl olurken, yapım süresi ise altı haftayı buluyordu.
Film, öylesine orijinal sahneler sunuyor ki, uzay gemilerinin içinden kaçan çifti aramaya çıkan katil palyaçolar, kendilerine yardımcı olması için bir süs balonunu köpek şeklinde şişirerek kaçan çifti aramaya başlıyorlar. Bu balondan köpek, filmin özel efekt departmanı tarafından lateks bir malzeme ile özel olarak hazırlandı. Böylece orman sahnelerinde balonun patlamasının önüne geçildi.
Filmin oyuncu kadrosu tipik bir B tipi filmde olduğu gibi çok popüler oyunculardan oluşmuyor. Mike Tobacco rolüne hayat veren Grant Cramer, Debbie Stone rolünde Suzanne Snyder, Dave Hansen rolünde John Allen Nelson ve belki de kadronun en bilinen oyuncusu olarak Curtis Mooney rolünde John Vernon ön plana çıkmaktadır.
Film 1,8 milyon dolar gibi nispeten düşük bir bütçe ile çekilmesine rağmen, sadece sinemada 43 milyon dolarlık bir gişe başarısı elde ederek oldukça başarılı bir film olduğunu ispatlamıştır.
Filme Sinematografik Bir Bakış
“Killer Klowns from Outer Space,” sinematografik anlamda hem çarpıcı hem de tuhaf bir deneyim sunan nadir B-tipi filmlerden biridir. Filmin ana teması, retro-futuristik bir atmosferle izleyiciyi kendisine çekmeyi başarır. Mekân tasarımında 80’li yılların klasik Amerikan kasaba tasvirlerini görmek mümkündür.
Filmin yönetmenliğini yapan Stephen Chiodo, Chiodo Kardeşler olarak bilinen kardeşleri Edward ve Charles Chiodo ile birlikte filmin senaryo aşamasında da birlikte çalışmıştır. Chiodo Kardeşler özellikle kukla ve plastik sanatlar konusundaki tecrübelerini filme harika bir şekilde aktarmışlardır. Renk paletindeki çarpıcı ve canlı tonlar, filmi diğer korku yapımlarından ayırırken, 80’s korku-komedi tarzının bir yansıması olarak göze çarpar.
Şüphesiz ki filmi sinematografik açıdan incelerken özel efektlerin yaratıcılığı en çok dikkat çeken konuların başında gelir. Özellikle ateş edildiğinde pamuk şeker kozası oluşturan silahlar filmin eğlenceli olduğu kadar ürkütücü yanını vurguluyor. Özellikle katil palyaçoların maskeleri oldukça gerçekçi bir şekilde hazırlanmış.
Palyaço uzay gemisi ise saatlerce incelenebilecek cinsten. Palyaço uzay gemisinin iç mekânları, klasik bir sirkin karanlık ve gizemli atmosferini yansıtarak izleyiciye farklı bir dünyaya taşır. Uzaktan bakıldığında, bu karanlık ve gizemli gemi, yıldızlar arasında kaybolmuş dev bir palyaço burunu gibi görünür. İnce uzun direkleri, gemiyi yerden yükselten ve atmosferi rahatsız eden bir aura yaratan bir dizi renkli neon ışığını destekler.
Gemiye yaklaşıldığında, detaylar daha belirgin hâle gelir. Gemiyi çevreleyen büyük palyaço başları, güler yüzlü ve renkli palyaço suratlarına sahip devasa kafalar olarak tasvir edilmiştir. Bu kafalar, geminin dış yüzeyini kaplayan dev bir palyaço yüzü izlenimi yaratır. Gözlerindeki ışıklar, geminin içinden sızan ışığın kasabanın karanlığında belirgin bir şekilde parlamasını sağlar.
Uzay gemisinin yüzeyi, geleneksel şekillerde metalik bir görünüme sahip değildir; bunun yerine, renkli, parlak ve parlak renklere sahip pürüzsüz bir malzemeyle kaplanmış gibidir. Bu malzeme, gemiyi klasik bilim kurgu filmlerinden tanıdık olan parlak renk paletiyle uyumlu hâle getirir. Gemideki renkler, her palyaçonun karakterini yansıtacak şekilde bir hissiyat yansıtır: kırmızı korku, mavi gizem ve sarı eğlence.
Kamera hareketleri, film boyunca çeşitli teknikler kullanarak izleyiciyi etkilemeyi amaçlar. Özellikle, uzaylı palyaçoların giriş sahnelerinde kullanılan düşük açılı çekimler, onlara ürkütücü bir hava katarken, geniş açılı çekimler ise karnaval benzeri atmosferi vurgular. Ses tasarımı korku ögelerini destekleyecek şekilde yerleştirilmiştir. John Massari’nin bestesi, film boyunca sürekli bir gerilim yaratırken, aynı zamanda mizahi anlara da katkıda bulunur.
Renkli Kâbusun Ardındaki Gizli Tehlike
Bu ilginç deneyim aslında çok da yakın olmadığım korku-komedi türüne daha farklı bir bakışla yaklaşmama neden oldu desem yanlış olmaz. İzleyiciyi gökyüzünden düşen bir meteorla başlayıp dev palyaço uzay gemisiyle zirveye ulaştırarak bilim kurgu ve korku türlerini eşsiz bir şekilde harmanlayan “Killer Klowns from Outer Space”, retro-futuristik estetiği, göz kamaştırıcı renk paleti ve klasik palyaço imgeleriyle, renklerin ardındaki tehlikeye görkemli bir yolculuğa çıkmanıza neden oluyor.
Palyaço uzaylıların hem güldüren hem de ürküten dünyası, en unutulmaz kâbuslarınıza yeni bir sayfa açmanıza yardımcı oluyor. Özellikle 80’li yılları sevenler için kostüm, mekân ve senaryosu ile keyifli bir zaman geçirtmeyi vadeden film, aynı zamanda bilim kurgu tarihine kendi benzersiz izini bırakan, unutulmaz bir klasiğin kapılarını aralıyor.