Ankara Sinema Derneği’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlediği Gezici Festival, tematik bölümleriyle bu yıl da sinemaseverlere farklı perspektifler sunmaya hazırlanıyor. Gerçeğin manipüle edildiği bir çağa dair sert tespitlerde bulunan, değeri sonradan anlaşılmış üç başyapıt, ABD Büyükelçiliğinin katkısıyla hazırlanan “Yalanlar Çağı” bölümünde gösterilecek. Il Cinema Ritrovato Film Festivali’yle işbirliğini bu yıl da sürdüren Gezici Festival, devrim sonrası Küba’ya kamerasını çeviren 1968 yapımı ‘Azgelişmişlik Anıları’nı 50. yıldönümünde dijital olarak yenilenmiş kopyasıyla sinemaseverlerin beğenisine sunuyor. Gezici Festival’in, güncel sanat alanında işler üreten sanatçılar ile festival izleyicisini buluşturan bölümünün bu yılki sanatçı konuğu ise Didem Pekün. Festival her yıl olduğu gibi bu yıl da “Kısa İyidir” ve “Çocuk Filmleri” bölümlerine programında yer veriyor.
Ankara Sinema Derneği’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlediği Gezici Festival, 30 Kasım’da yirmi dördüncü kez yollara düşüyor. Festival, 30 Kasım – 6 Aralık’taki ilk durağı Ankara’nın ardından, 7-9 Aralık tarihleri arasında Sinop’u, 10-13 Aralık’ta ise Kastamonu’yu ziyaret edecek.
Yalanlar Çağı
ABD Büyükelçiliğinin katkılarıyla düzenlenen “Yalanlar Çağı” bölümünde, gerçeğin manipüle edildiği bir döneme kamerasını çeviren üç film yer alıyor. Alexander Mackendrick’in yönettiği ‘Başarının Tatlı Kokusu’ (‘Sweet Smell of Success’, 1957), New York medya dünyasında gösteriş ile yozlaşmanın, şöhret ile gaddarlığın iç içe geçtiği bir öykü. Burt Lancaster hasta bir ruha sahip, güçlü dedikodu yazarını, Tony Curtis ise yükselmek için her şeyi yapmaya hazır, fırsatçı bir basın danışmanını oynuyor. Billy Wilder’ın yönettiği, Kirk Douglas’ın başrolde yer aldığı ‘Büyük Karnaval’ (‘Ace in the Hole’, 1951), medya üzerine yapılmış en karanlık ama aynı zamanda en eğlenceli filmlerden biri. Değeri zaman içinde anlaşılan Büyük Karnaval, bugün kült bir film olarak kabul ediliyor. 1950’lerde, McCarthy’nin anti-komünist cadı avı doruğa çıkmışken çekilen ‘Öfkenin Sesi’ ise (‘The Sound of Fury’, 1950), gerçekten yaşanmış bir linç olayına dayanıyor. İş arayan bir adamın, bir hırsızlık çetesine şoför olmasını anlatan filmin yönetmeni Cy Endfield, çekimlerden sonra McCarthy’nin soruşturmalarından kurtulmak için Amerika’yı terk etmek zorunda kalmıştı.
Il Cinema Ritrovato: Özgür Sinema
Gezici Festival son yıllarda işbirliği yaptığı, restore edilmiş klasiklerden oluşan programıyla tanınan Il Cinema Ritrovato Film Festivali’nin katkılarıyla, izleyicileri Küba’dan bir klasikle buluşturuyor. “Özgür Sinema” (“Cinemalibero”) başlıklı seçkide yer alan ‘Azgelişmişlik Anıları’ (‘Memorias del subdesarrollo’, 1968), Bolonya Sinematek’i tarafından dijital olarak yenilendi. 50. yıldönümünü andığımız 1968’in radikal değişim heyecanına ve çalkantılarına Küba’dan bakan Tomás Gutiérrez Alea imzalı başyapıt, Edmundo Desnoes’un romanından uyarlama. Devrim sonrası Küba’yı, eşi ve yakınları Miami’ye göç eden orta sınıf aydını Sergio’nun gözünden anlatan film, Küba sinema tarihinin en önemli filmi kabul ediliyor.
Didem Pekün: Hissetmek İstiyorum
Gezici Festival’in, güncel sanat alanında işler üreten sanatçılar ile festival izleyicisini buluşturan bölümünün bu yılki konuğu Didem Pekün. Festivalde yönetmenin iki filmi gösterilecek. Ünlü sanatçı Tülay German’ın “Düşmemiş Bir Uçağın Kara Kutusu” adlı otobiyografik kitabından yola çıkarak çekilen ‘Tülay German: Kor ve Ateş Yılları’ (2010), politik duruşu nedeniyle İstanbul’dan Paris’e göç etmek zorunda kalan German’ın arşiv görüntüleri, ses kayıtları, müzikleri ve fotoğraflarıyla örülen bir belgesel. Yönetmenin dünya prömiyerini bu yıl Berlin Film Festivali’nde yapan deneysel belgeseli ‘Araf’ ise Nayia adlı genç bir Boşnak kadının Srebrenitsa soykırımının yirmi ikinci yıldönümünde ülkesine geri dönmesini anlatıyor.
Kısa İyidir
Yılın dikkat çeken kısa filmlerinin bir araya getirildiği programda, canlandırma, kurmaca ve deneysel türünde filmler festival izleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor. Farklı coğrafyaları mesken tutan, festivallerde ödül kazanmış filmler, Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde ücretsiz olarak gösterilecek. “Kısa İyidir” bölümünde yer alan filmler şöyle: Başarılı bir iş kadınının doğaya kaçıp, ayı olarak yaşamaya karar vermesini konu eden ‘Ayı’ (‘The Bear’, 2018); Tampere şehir konseyinin tramvay hatlarıyla ilgili tartışmasını anlatan ‘Söz Hakkı’ (‘Puheenvuoro’, 2017), ondan fazla uluslararası festivalden ödüllerle dönen İsveç yapımı ‘Gölge Hayvanlar’ (‘Skuggdjur’, 2017), Çekyalı video sanatçısı Anna Vasof’un deneysel işi ‘Harika Şeyler 2022’ (‘Things and Wonders 2022’, 2017), usta yönetmen Guy Maddin’in Evan Johnson ve Galen Johnson ile birlikte yönettiği ‘Kaza-ra’ (‘Accidence’, 2018),
Venedik Film Festivali’nde yarışan Zhengfan Yang imzalı ‘Aşağıda’ (‘Down There’, 2018), İtalya’ya gelen Afgan bir mültecinin öyküsünü anlatan ‘Alplerin Büyüsü’ (‘Magic Alps’, 2018), Meksiko City’de küçük bir restoranda çalışan bir kadının günlük rutinine kamerasını çeviren ‘Bileyci’ (‘El Afilador’, 2017), Cannes Film Festivali’nde En İyi Kısa Film seçilen Charles Williams imzalı ‘Bütün Bu Yaratıklar’ (‘All These Creatures’, 2018), stop-motion estetiğiyle canlı çekilmiş olan ‘Gölgelerin Arasında’ (‘Entre Sombras’, 2018), bir deniz biyoloğunun öyküsünü ele alan Belçika yapımı ‘Her Şey Akar’ (‘Panta Rhei’, 2018), Nara Normande’nin canlandırma türündeki hatıratı ‘Guaxuma’ (2018), Fransa sinemasının usta oyuncularından Yolande Moreau’nun seslendirme kadrosunda yer aldığı canlandırma ‘Raymonde ya da Dikey Yönde Kaçış’ (‘Raymonde ou l’évasion verticale’, 2018), Hollandalı yönetmen Bastiaan Schravendeel’in canlandırma komedisi ‘Karmaşık’ (‘Scrambled’, 2017), büyüdüğü evi satan Toby’nin hatıralarında dolaşan ‘Bütün Hikâye’ (‘The Full Story’, 2017), genç bir buz patencinin mücadelesini ele alan Gökçe Erdem imzalı ‘Titanyum’ (2018).
Çocuk Filmleri
Gezici Festival, Amerika Birleşik Devletleri ve Hollanda Büyükelçiliklerinin katkılarıyla düzenlenen “Çocuk Filmleri” bölümünü küçük izleyicilerin beğenisine sunuyor. En İyi Kısa Canlandırma Oscar’ı kazanan ‘Morris Lessmore ve Uçan Kitaplar’ (‘The Fantastic Flying Books of Mr Lessmore’, 2011) ile yirmiden fazla festivalden ödülle dönen ‘İki Balon’ (‘Two Balloons’, 2017) filmlerinin de aralarında bulunduğu yedi kısa canlandırma bölümün ABD seçkisinde yer alıyor.
Hollanda programında ise, Berlin ve Sundance film festivallerinde yarışan ‘Jonas ve Deniz’in (‘Zeezucht’, 2015) de yer aldığı yedi kısa film var.