Aylaklık İçinde İktidarın Hikayesi: La piscine

Yazan: Enes Altınok

Jacques Deray’ın yönettiği La piscine (Sen Benimsin) filminde Romy Schneider, Alian Delon, Maurice Ronet ve Jane Birkin’in başrolleri paylaşıyorlar. Film, bir yaz tatilini villalarında aylaklıkla geçiren bir çiftin yanına eski dostları ve kızının gelmesiyle gelişen olay örgüsünü ele alıyor. Hegemonik erkeklik, romantik ilişkide iktidar ilişkileri ve insan doğasının iki kutba sığdırılamayacak denli karmaşıklığını irdeleyen film son yarım saatinde tahmin edilebilir olay örgüsü nedeniyle zayıf kalıyor. Ancak Alain Delon ve Romy Schneider arasındaki kimya filmin, 56 yıl sonra dahi hala izlenebilir kılıyor.

Eskilerden Ortak Bir Tanıdık

Film, Fransa’nın sahil kasabalarından birinde açılıyor. Havuz kenarında Jean-Paul (Alain Delon) ve Marianne (Romy Schneider) sevişirler. Telefon çalar. Telefonu Marianne açar. Arayan eski dostları Harry’dir ve kızıyla geleceğini söyler. Harry (Maurice Ronet) ve 18 yaşındaki kızı (Jane Birkin), villaya gelirler. Gelişleri, havuzun mecazen örtbas ettiği ortak geçmişleri ve Jean-Paul ile Marianne’ın cinsellikle kompanse ettikleri ilişkilerinin kırılganlığını gün yüzüne çıkarır.

Alain Delon’un hayat verdiği Jean-Paul karakteri Camus’nun Mersault’una, hatta filmden 9 yıl önce oynadığı Tom Ripley’i çevresine kayıtsızlığı, hayattan memnuniyetsizliği ve ilişkilere faydacı yönden bakmasıyla anımsatır. Hatta, Jean-Paul’un Harry ile ilişkisi, yine aynı oyuncuların oynadıkları Tom Ripley ve Greenleaf karakterleri arasındaki dinamiği çağrıştırır. Jean-Paul de tıpkı Ripley gibi pek parlak ilerlemeyen hayatının mahkumudur. Harry ise Greenleaf gibi baskın ve başarılı bir karakterdir. Ancak benzerlik burada sona erer. Harry, Jean-Paul’e geçmişte Marianne’la beraber olduğu için gizlice haset duyar. Yaşlanma korkusu nedeniyle kızını sevgilisi zannedenlere karşı memnuniyetle yaklaşır. Jean-Paul ne kadar kayıtsızsa Harry de o kadar onay açlığı çeken bir karakterdir. Nihayetinde ikisi arasında erkeklik mücadelesi doğar ve olaylar gelişir.

İktidar Havuzu

Filmin öne çıkan unsurları arasında, deyim yerindeyse karakterlerinden, havuzun kendisi. Havuz, başta Jean-Paul ve Marianne’ın cinsel çekişmelerini; Harry ve Jean-Paul’un erkekliklerini yüzme müsabakalarıyla yarıştırdıkları alanı temsil etse de sonraki safhalarda arkada bırakılmak istenen bir geçmişi temsil ediyor. Öyle ki, Marianne filmin ilerleyen safhalarında havuza adımını atmak istemiyor.

Filmde iktidar kavramı baskın temalardan biri çünkü Jean-Paul’un Marianne ile kırılgan ilişkilerini örtbas etmek isterken cinsellik üzerinden egemenlik kurmaya çalıştığını görüyoruz. Jean-Paul’un çok eşli hareket edebilmesi fakat Marianne’ın tek eşli bir bakış açısına sahip olması da filmdeki toplumsal cinsiyet dengesizliğini gösteriyor. Akabinde Harry’nin sosyoekonomik sermaye bakımından Jean-Paul’den avantajlı durumda olması fakat Jean-Paul’un fiziksel olarak Harry’den dayanıklı olması da erkeklikler arasındaki çatışmayı yansıtıyor. Nihayetinde Jean-Paul’un Marianne, Penelope ve Harry üzerinde iktidar kurarak hegemonik erkeğe dönüşmesine tanık oluyoruz.

Psikolojik Gerilimden Melodrama

La piscine‘de karakterler sağlam alt metinlerle ve motiflerle örülse de, film son 30 dakikasında fazlasıyla öngörülebilir bir melodrama dönüşüyor. Karakterler arasındaki ilişkilerin çözümlenme biçimi ve çatışmaların sonuca erme biçimi melodram filmlerindeki gibi tek boyutlu, seyircinin üzerine düşünmesini sağlamayacak şekilde ilerliyor. Yine de iyi-kötü üzerinden çift kutuplu ahlak anlayışından sıyrılıyor. Sevginin ya da aşkın suçları veya insanların karanlık taraflarını örtbas edebileceğini, suçla ortaklık kurabileceği söylemini de beraberinde getiriyor.

Böylece film, Romy Schneider ve Alain Delon arasındaki inkar edilemez kimya uyumu ve Jean-Jacques Tarpes’ın görüntü yönetmenliğinin sunduğu sarı-mavi-yeşil renk paleti ile Michel Legrand’ın müzikleri uğruna izlenebilir hale geliyor. Son otuz dakikasında melodrama dönüşmesine rağmen film, seyirciyi iktidar, ahlak, ilişkiler, sevgi kavramları üzerine düşünmeye sevk ediyor.

La piscine, Sinematek Sinemaevi’nde Ben Romy: Romy Schneider Seçkişi dahilinde 22 Mart saat 14.00’da gösterilecektir. Filmi izlemediyseniz aşağıdaki fragmanı izleyebilirsiniz:

Yorum Yapın

Bunlar da İlginizi Çekebilir