Filmlerdeki en karmaşık ilişkilerden biri çocuklar ve ebeveynleri arasında olan ilişkilerdir. Her annenin ve babanın çocuklarıyla olan bağları birbirinden farklı bir şekilde gösterilir. Çocukluk travmalarının etkisinden, ailelerin fedakarlıklarına ve karşılıklı yapılan hatalara kadar değişik konular bu tip filmlerde işlenir. Baba ve oğul ilişkilerine odaklanan filmler ise sevgi dolu olabildikleri kadar kötü anılarla da dolu olabilir. Bu listedeki baba oğul ilişkilerini anlatan filmler arasında aralarındaki yakın bağa odaklanan duygusal filmler de var, baba ve oğulların birbirleri üzerinde bıraktıkları travmatik izlere odaklanan filmler de var. Hazır Babalar Günü de yaklaşmışken listemizdeki ilginç baba ve oğul ilişkilerini anlatan filmlere göz atabilirsiniz.
Beautiful Boy
Gazeteci David Sheff’in oğlu Nic Sheff hakkında yazdığı bir kitaptan uyarlanan film, oğlu uyuşturucu bağımlısı olan bir babanın bu durum karşısında yaşadıklarına ve duygularına odaklanıyor. David, oğlu Nic’in bağımlılığı karşısında elinden hiçbir şey gelmediğini zor da olsa kabullenmek durumunda kalır. Bu süreç içinde Nic pek çok kez bağımlılığını arkasında bırakmak yönünde adımlar atar ancak, bir o kadar kez tekrar uyuşturucu kullanmaya başlar. Başrollerinde Steve Carrel ve Timothee Chalamet’i bulunduran Beautiful Boy, iki oyuncunun da beğenilen performanslarına sahip.
Nowhere Special
İlk gösterimini 2021 Venedik Film Festivali’nde yapan filmin başrolünde James Norton bulunuyor. Film, ölümcül bir hastalığa yakalanan John’un, ölümüne aylar kala dört yaşındaki küçük oğlu Michael’a yeni bir aile bulma çabasını anlatıyor. Farklı aileleri gezen John, hangisinin oğlu için en iyisi olacağına karar vermekte zorlanırken bir yandan da Michael’a o anda babalık yapmaya çalışır. Daha ölüm kavramını tam olarak anlayamayan Michael ile ölümünü kabullenmeye çalışan John’un bağı bu fark yüzünden daha da duygusal bir hale gelir.
Like Father Like Son
Like Father Like Son, Hirokazu Kore-eda tarafından yazıp yönetilmiş 2013 yapımı bir film. Film, çocukları hastanedeki doğumda karışmış iki ailenin yıllar sonra bundan haberdar olmasını anlatır. Bu iki aile, sınıfsal olarak ve kendi aralarındaki bağ anlamında birbirlerinden çok farklıdır. Aileler şimdiye kadar baktıkları çocuklara bakmak ve biyolojik çocuklarına bakmaya başlamaları arasında bir karar vermelidir. Birkaç kez görüştükten sonra çocukları değiştirmeye karar verirler. Ancak bu karar öncelikle ailenin çocukları için ve sonra aileler için çok zor sonuçlar doğurur.
Beginners
Mike Mills tarafından yazıp yönetilen Beginners, başrollerinde Ewan McGregor, Christopher Plummer ve Mélanie Laurent’ı bulunduruyor. Çizgisel bir zaman akışını takip etmeyen filmde, McGregor ve Plummer baba ve oğlu canlandırmaktadır. Oliver, annesinin ölümünden sonra yakınlaştığı babasıyla ilgili yeni bilgiler öğrenir. Böylece ikili daha sık vakit geçirmeye başlar ve yakınlaşırlar. Hikayede daha ileri bir zamanda ise Oliver, bir partide tanıştığı oyuncu olan Anna ile bir ilişki yaşamaya başlar. Oliver, bu ilişkisinde babasından öğrendiklerini kullanarak ilerler.
The Life Aquatic with Steve Zissou
Wes Anderson’ın 2004 yapımı filmi olan The Life Aquatic with Steve Zissou, oyuncu kadrosunda Bill Murray, Owen Wilson, Cate Blanchett ve Willem Dafoe gibi isimleri bulunduruyor. Film, bir denizbilimci olan Steve Zissou’nun yeni bir film çekmek için ekibiyle denize açılacağı dönemde oğlu olduğunu söyleyen Ned’in hayatına girmesini anlatıyor. Ekibin bir parçası olan Ned babasıyla birlikte büyük bir köpekbalığını aramaya başlar. Gemi mürettebatı ile birlikte pek çok maceranın içine atılırken babası ile de gelgitli bir ilişki kurar.
Still Walking
Still Walking, listede yer alan ikinci Hirokazu Kore-eda filmi. Film, en büyük oğullarını yıllar önce kaybetmiş bir ailenin, ölen oğullarını anmak için toplandıkları bir güne odaklanıyor. Bir oğulları ve bir kızları daha olan ailenin, geride kalan oğulları her zaman ağabeyinin anne ve babaları tarafından daha çok sevildiğini düşünür. Anma, oğullarının boğulmaktan kurtardığı çocuğun da eve gelmesi daha rahatsız edici bir hal alır. Film boyunca aile, geçmişten gelen acılarıyla yüzleşmek durumunda kalırlar.
The Return
The Return, Andrey Zvyaginstev tarafından yönetilen 2003 yapımı bir Rus filmi. Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan ödülünü kazanan film, on iki yıldır görmedikleri babalarının bir gün evlerine gelmesi ile onunla bir yolculuğa çıkan iki kardeşi anlatıyor. Filmde, babaları sanki kaçırdığı yılların acısını çıkarmak için çalışır. Bu sırada, kardeşlerden Andrei, babalarına yakın bir ilişki kurmaya çalışırken Ivan, babalarına şüpheyle yaklaşır. Yolculuk sırasında, zamanla babalarıyla araları daha gergin bir hal almaya başlar ve olaylar patlama noktasına gelir.
Honey Boy
Shia Labeouf’ın yarı otobiyografik filmi Honey Boy, yetişkinken gittiği rehabilitasyon merkezinde çocukken babasıyla yaşadıklarından kalan travmalar üstüne çalışan genç bir adamı anlatır. Bu yüzden de film çocukluğu ve yetişkinliği arasında gidip gelir. Shia Labeouf burada babasından esinlenerek yarattığı karakteri canlandırırken Lucas Hedges, genç adamı canlandırır ve Noah Jupe, adamın çocukluğunu canlandırır. Film, daha önce belgesel filmler çeken yönetmeni Alma Har’el’in ilk uzun metrajlı filmi. Honey Boy, geçmişle yüzleşmek ve geçmişin acılarını aşmaya çalışmak üzerine bir film.
Custody
Xavier Legrand tarafından yazıp yönetilen film, 2017’deki Venedik Film Festivali’nde Gümüş Aslan ödülünü kazanmıştır. Custody, boşanma sürecindeki bir aileyi ve çocukların, özellikle de evin küçük oğlunun bu durumda nasıl etkilendiğini anlatır. Filmin açılışındaki mahkeme sahnesinde Miriam kocası Antoine’ın hem kendisine hem de çocuklara karşı şiddet kullandığını bildirerek velayetin kendisine verilmesini talep eder. Ancak, mahkeme Julien’in haftasonları babasına gitmesine karar verir. Bu olayların sonucunda Julien annesini ve ablasını korumak için babasının karşısında durmaya çalışır.
The Road
The Road, başrolünde Viggo Mortensen’i bulunduran ve bir baba-oğulun hayatta kalma çabasını anlatan bir film. The Road, tam olarak açıklanmayan bir sebeple dünyadaki kaynakların tükenmesi sonrası oluşan bir nevi kıyamet sonrası bir dünyada geçmektedir. Bir adam ve çocuğu bu dünyada hayatta kalmaya çalışırlarken sürekli bir tehlikeyle karşı karşıya kalırlar. Verdikleri bu yaşam mücadelesi sırasında çocuk pek çok kez babasının vicdanı gibi davranır. Mesela, babasını gözleri görmeyen bir adamla yemeklerini paylaşması konusunda ikna eder.